CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Cemevleri, Aleviler için ibadethanedir, bizler için de ibadethane olacaktır. Bu anayasal hak kabul edilene kadar sizin mücadeleniz benim mücadelemdir.” dedi.
Özel, Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesindeki Cumhuriyet Kent Meydanı’nda düzenlenen “61. Ulusal, 35. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma, Kültür ve Sanat Etkinlikleri”nde yaptığı konuşmada, Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı sürecinde Ankara’dan önce Hacıbektaş’a uğrayarak Horasan erenlerinin maddi ve manevi desteğini almış olmasının, Milli Mücadele’ye büyük katkı ve özgüven sağladığını belirtti.
CHP’nin genel başkanı olarak düşünce karanlığına ışık tutacağına, Hacı Bektaş Veli’nin ektiği tohuma yoldaş olacağına, ortak mücadeleden geri durmayacağına söz verdiğini dile getiren Özel, şunları kaydetti:
Madımak’ın bir utanç müzesi olana kadar mücadeleye devam edeceklerini söyleyen Özel, barış, adalet, bilim ve umuda giden yolculuğu temsil ettiklerini ifade etti.
Kültür ve Turizm Bakanlığının düzenlediği “Hacı Bektaş Veli’nin Hakk’a Yürüyüşünün 753. Yıl Dönümü Anma Etkinlikleri”ni eleştiren Özel, şöyle konuştu:
“Burada yıllardır süren geleneği yok sayarak, canların meşru siyasi temsilcilerini akıllarınca dışlayarak, 15 Ağustos akşamı apar topar alternatif bir tören tertip etmelerini en başta Hacı Bektaş Veli’nin mirasına yapılmış saygısızlık olarak görüyor ve kınıyorum. Alevilerin çözüm bekleyen sorunları var. Türkiye, vicdanları yaralayan, bir türlü açıkça ifade edilmeyen bir ayrımcılıkla Alevilere eşit vatandaşlık haklarını vermemiştir. Yürürlükte olan Anayasa’daki tüm ifadelere rağmen kanun yaparken ve uygularken Alevi vatandaşlara eşit vatandaşlık hakkı verilmeyip ötekileştirilmektedir. Haklı talepleri duymazdan gelinmektedir. Cemevleri, Aleviler için ibadethanedir, bizler için de ibadethane olacaktır. Bu anayasal hak kabul edilene kadar sizin mücadeleniz benim mücadelemdir. Camilerin ibadethane görülüp cemevlerinin ibadethane sayılmadığı, ÇEDES programı adı altında laik eğitimin örselenip katledildiği, Kültür Bakanlığına bağlı Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı adıyla Alevilerin kabul etmediği bir kurum ve işleyişin oluşturulduğu ve maalesef vaktiyle ‘Cemevi cümbüş evi’ diyen bir anlayışın yönettiği ülkede, cümbüş yerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı olduğu kabulüyle bir inancı bakanlığa bağlayarak bu hakareti, hor görmeyi kurumsallaştıran anlayışa itiraz ediyoruz.”