Nevşehir’de düzenlenen “Kapadokya’dan Gazze’ye bir nefes” adlı programda çeşitli araştırmacı, gazeteci ve yazarlar konferans verdi. Gazze’ye Destek Platformunca Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen program Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Programda bir konuşma yapan gazeteci yazar Yusuf Kaplan, Gazze’ye yönelik saldırıların ve tüm insanlığın seyrediyor olmasının insanlık tarihine kara leke olarak düştüğünü belirtti. Kaplan, Siyonistlerin sözde büyük İsrail devleti amacıyla genç, yaşlı, engelli, çocuk ayrımı yapmadan soykırım uyguladığını ifade etti.
Gazze’nin, 8 milyar kişiye bir ayna tuttuğunu ve insanlığın kendisi ile yüzleşmesini sağladığını dile getiren Kaplan, “Diyoruz ki biz Gazze’yi kurtaramıyoruz. İslam dünyası sessiz. Gazze aynası bize neyi gösteriyor 57 İslam ülkesi yok, Müslümanların yaşadığı ülkeler var. Eğer Müslümanlar hakiki Müslüman olsaydı, umreye giden insanların hepsi Gazze’ye yürüse biterdi bu iş. Biz Gazze’yi kurtaralım derken Allah’ın adaleti nasıl tecelli ediyor. Gazze aynasının gösterdiği asıl bizim kurtarılmamız gerektiğini gösteriyor. Bizim kendimize çeki düzen vermemiz lazım.” diye konuştu.
Mütercim ve aktivist Ayçin Kantoğlu, Gazze halkının tüm insanlığa öğretmenlik yaparcasına onurlu ve dirayetli bir duruş sergilediğini kaydetti.
Kantoğlu, Filistin’e karşı sürdürülen katliama ortak olan firmalara yönelik boykotun toplumun tüm kesimlerine yayılması gerektiğini vurguladı.
İsrail’in uzun yıllardır devam ettiği katliamlarda katledilen çocukların batı ülkelerinin gözünde savaş zayiatından öte olmadığını dile getiren Kantoğlu, şöyle konuştu:
“Benim gördüğüm fevkalade zarif bir halkın, fevkalade zalim bir halkın eline esir düşmüş olduğudur. Bu durum 7 Ekim’den beri değil neredeyse bir asırdır böyle. Gazze’de katledilen çocuklar, insan dediğimiz mefhumun özüdür. Onları katletmek hakikate el uzatmak demektir. Mutlak bir bedeli olur, hep olmuştur. Tıpkı peygamberleri katletmek gibidir, çocukları katletmek. Ne Arap, ne Kürt, ne Türk kimsenin sahip çıkmadığı Filistinli adı var ortada. O diyar bizimdir, orası Anadolu’dur. Boğazı kesilen, kurşunla kafası dağıtılan, üzerine bomba yağdırılan o evlatlar doğurmamış olsak da bizim evlatlarımızdır.”
Programda, Tayyar Tercan, Ercan Çiftçi, Mustafa Çakır, Mehmet Ali Bayram ve Fatih Tuğra Doruk da birer konuşma yaptı.
